REŞİT OLMAYAN KİŞİ İLE CİNSEL İLİŞKİ SUÇU 

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu madde 104 ile suçun tanımı ve şartları hüküm altına alınmıştır.

 

Reşit olmayanla cinsel ilişki Madde 104-

Cebir, tehdit ve hile olmaksızın, onbeş yaşını bitirmiş olan çocukla cinsel ilişkide bulunan kişi, şikayet üzerine, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

​

Kanun koyucu burada, çocuk kavramını koruma amacıyla onbeş yaşını bitirmiş ancak henüz reşit sayılmayan (yani onsekiz yaşını doldurmamış) bireyleri koruma altına almıştır. Onbeş yaşını bitirmemiş çocuklarla gerçekleşen cinsel fiiller zaten TCK'nın daha ağır yaptırımlar öngören diğer hükümleri (örneğin TCK m.103 – çocuğun cinsel istismarı) kapsamında değerlendirilir. Bu nedenle TCK m.104, yalnızca 15 yaşını doldurmuş ve 18 yaşını doldurmamış çocuklarla gerçekleşen cinsel ilişkileri kapsar.

 

Failin Eyleminin cebir, tehdit veya hileye dayanmaksızın, gerçekleşmiş olması da gerekir. Zorla, tehditle veya kandırılarak gerçekleştirilen fiiller bu hüküm kapsamında değerlendirilmemektedir.

​

Reşit Olmayanla Cinsel İlişki Suçu Şikayete Tabi midir?​

​

Türk Ceza Kanunu madde 104 bu suçun cezalandırılabilmesi için şikayet şartını aramaktadır. Mağdur'un bu yönlü bir şikayeti bulunmazsa resen bir yargılama yapılamaz. 

​

 

"Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/2663 E.  ,  2022/7530 K.

...​​

Sanık hakkında reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan kurulan hükmün incelenmesine gelince;
Mağdurenin aşamalardaki ifadeleri, savunma, doktor raporları ile tüm dosya içeriği nazara alındığında sanığın, suç tarihinden önce tanışıp arkadaş olduğu on altı yaşındaki mağdureyle cebir, tehdit veya hile olmaksızın cinsel ilişkiye girmesi şeklindeki eyleminin 5237 sayılı TCK'nın 104/1. maddesinde düzenlenen reşit olmayanla cinsel ilişki suçunu oluşturup, bu suçun soruşturma ile kovuşturmasının şikayete tabi bulunması ve oluşa uygun kabule göre sanıkla 2011 Temmuz ayında rızaen cinsel ilişkiye giren mağdurenin 5237 sayılı TCK'nın 73/1. maddesinde düzenlenen altı aylık kanuni süresinden sonra 05.11.2012 tarihinde şikayetçi olması karşısında, şikayetin kanuni süresinde yapılmaması nedeniyle kamu davasının düşmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
Kanuna aykırı, sanık ve katılan mağdure vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetki uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, sanık hakkında değişen vasfa göre reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan görülen kamu davasının 5237 sayılı TCK'nın 73/4 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleri gereğince DÜŞMESİNE, 06.07.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi."

​

Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2018/10309 E.  ,  2021/574 K.

​​...
Sanıklar ...,... haklarında ...'a yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan beraat, sanıklar ... ..., ...haklarında...'e yönelik reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan kurulan düşme, ... ve ... haklarında ...'a yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan beraat ve reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan kurulan düşme, ... ve... haklarında...'e yönelik ... ve ... haklarında ...'a yönelik çocuğun cinsle istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, ... hakkında ...'a yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, çocuğun cinsel istismarı, sanık ... hakkında ...'a yönelik çocuğun cinsel istismarı suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri ile sanık ... hakkında ...'a yönelik reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan kurulan düşme, ... hakkında ...'a yönelik reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan kurulan düşme, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan beraat hükümlerinin incelenmesinde;
03.10.1994 doğumlu olan mağdure ... hakkında...Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulunca düzenlenen raporda: suç tarihi dosya içeriğiyle uyuşmayacak şekilde olayın intikal tarihi olan 08.12.2009 kabul edilip buna göre mağdurenin on beş yaşını tamamladığı belirtilmesine karşılık sanıkların eylemlerine ilişkin suç tarihleri konusunda değerlendirilme yapılmadığı anlaşıldığından, dosya içerisinde yer alan yaş tespitine esas kemik grafileri dosyayla birlikte...Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas kuruluna gönderilerek sanıkların her birinin eylemleri yönünden suç tarihleri ayrı ayrı tespit edilip, belirlenecek tarihlerde mağdurenin kaç yaşlarında olduğu hususunda ek rapor alındıktan sonra sanıklar ...,..., ..., ...,... ... ile...'nın hukuki durumlarının tayin ve taktiri gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
Sanıklar ..., ...ile...'in olay tarihi dönemde on beş yaşını tamamlamış olan mağdure...e yönelik cinsel ilişki boyutuna varmayan ve mağdurenin yaşı itibarıyla hukuken geçerli rızasıyla gerçekleşen eylemlerinin kanunda suç olarak düzenlenmediği gözetilerek müsnet suçtan beraatleri yerine değişen vasfa göre reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan görülen kamu davalarının şikayetten vazgeçme nedeniyle düşmesine karar verilmesi,
Olayın intikal şekli ve zamanı, sanıklar, ..., ... ile...'in aşamalarda atılı suçları işlemediklerine yönelik savunmaları, mağdureler... ve ...'ın aşamalarda değişip, birbirleriyle de çelişen anlatımları ile tüm dosya kapsamı nazara alındığında, sanıklar ... ile...'in mağdure...'e ve ...'un ise diğer mağdure ...'a yönelik çocuğun cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarını işlediklerine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek müsnet suçlardan beraatleri yerine yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
Dosya kapsamına uygun kabule göre sanık ... hakkında ...'a yönelik çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan beraat kararı verilmesi gerekirken suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan görülen kamu davasının şikayetten vazgeçme nedeniyle düşmesine karar verilmesi,
...
Kanuna aykırı,sanıklar ...,..., ..., ..., ..., ...,... müdafileri, O Yer Cumhuriyet Savcısı, sanıklar ... ve ... ile katılan Bakanlık vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 28.01.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.